Okuyup bitirdiğimde tek hissettiğim muazzam bir yalnızlıktı. Sevgisizlikti. Yine nefis inşa edilmiş bir karakter bizleri hayatında zaman yolculuğuna çıkarıyor. İnternette denk gelirken kısa ama şahane bir yoruma denk geldim, burada paylaşıyorum. Tavsiye ederim. "Kitap da kırklı yaşlarına yaklaşmış ama hiç bir zaman kendini kanıtlayamamış bir adamın hikayesi anlatılıyor. "Zamanının dışında bir adamdım ben. Ya da karakterimde bir kusur, temelinde her geçen sene büyüyen bir çatlak vardı. " kendi deyimiyle o kapatamadığı çatlaklarla hep kendini sorgulayan bir adam. Kitabı okurken karakterin zamanda yolculuğuna şahit oluyorsunuz. Bazen küçük bir çocuk bazen 20 li yaşlarda yeni yetme bir genç bazen yorgun ama kendini hiç olgun hissetmeyen orta yaşlar. Düşünmek lazım dedim kendi kendime. Çocuklarımıza kızarken onlar yokmuş gibi davranırken üzüldükleri zaman duygularını küçümsediğimiz zaman durup kendimizi yoklamalıyız. Bu zamanın küçük ruhlarının içinde açtığımız küçük çatlakl