"Bir kadının yanan bir evde kalmasına yol açtıklarına göre, kitaplarda bir şeyler olmalı... hayal edemeyeceğimiz bir şeyler; orada bir şeyler olmalı."
"Kitaplar unutmaktan korktuğumuz bir sürü şeyi depoladığımız kapların bir türüydü yalnızca."
"Kitaplardan bu kadar nefret edilmesinin ve korkulmasının sebebini şimdi anlıyor musun? Onlar hayatın yüzündeki gözenekleri gösterir."
"Montag binlerce yüzün bahçelere, arka sokaklara ve gökyüzüne baktığını hayal etti; perdelerin gizlediği o yüzler solgundu, gecenin karşısında ürkmüş yüzlerdi, elektrikli mağaralardan dışarıya göz atan gri hayvanlar gibiydiler..."
Üsttekiler benim altını çizdiklerim. Kitap hakkında o kadar çok şey duydum ki duyduklarımı unutup sıfır, temiz bir zihinle okumaya başlamak istedim. İyi ki de öyle yapmışım. Beklediğimden çok daha iyi bir kitaptı. İnanılmaz güzel karakter inşaları vardı. Ana karakter, yan karakterler, mekanik tazı.... sonundaki kaçış ve "kendileri gibi olduklarını" düşündüğü kişilerin arasına sığınışı da ayrı bir mesajdı dünyaya.
Okuyunuz efenim.
Yorumlar
Yorum Gönder